HALİL ÖZCAN

Yemen toprakları, Yavuz Sultan Selim Han zamanında Osmanlı topraklarına katılır.  Bir süre sonra burada isyan çıkar. Yavuz isyanı bastırmak üzere Sinan Paşa’yı gönderir. Sinan Paşa ile askerleri, Yemen’e ulaşmak için mecburen çölden geçmektedirler. Sinan Paşa, aşçıbaşıdan yemek için pilav pişirmesini ister. Ama tembel aşçıbaşının pilav pişirmek için pirincin taşını ayıklamaya hiç niyeti yoktur.  “Paşam pirinçler çok taşlı. Ayıklanmadan hayatta yenmez. Emrederseniz asker otursun, hep bir elden ayıklasın pirinci” der. Paşa; “Yahu üç beş taşın lafı mı olur! Herkes taba­ğından ayıklar. Şimdi sefere çıkmış koca orduyu oturtup pirinç mi ayıklatayım Allah’ını seversen! Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu senin!” der. Aşçıbaşı tembel olmasına tembelmiş ama çenesi de düşük,  pek laf yaparmış. İşin ucunda rahat etmek olunca allem etmiş, gallem etmiş, askeri çöktürüp pirinci ayıklatmaya paşayı ikna etmiş. Kocaman bir çadır bezi serilmiş, üzerine pirinç dökülmüş. Askerler bezin etrafına otur­muş, pirincin içinde taş ararken aniden bir kum fırtınası çıkmasın mı? Askerler telaşla bezi top­layıp kaldırmak istemişler ama ne mümkün! Saniyeler içinde pirincin üzerinde kocaman bir kum tepeciği oluşmuş. Sinan Paşa’nın sinirden tepesi atmış ; “Bre laf anlamaz aşçıbaşı, haydi şimdi ayıkla pirincin taşını!” demiş. Efendim bu salgın sebebiyle hepimize düşen vazife,  devletin aldığı tedbirlere uymak ve milletin yanında olmaktır.  İbrahim Ethem Hazretleri üzgün gördüğü birine “  Dünyadaki bütün hadiseler takdiri ilahi olmadan meydana gelebilir mi? Der “ HAYIR”  Sana ayrılan rızkı bir başkası yiyebilir mi? “ HAYIR “  Sana verilen ömürden kısalma olabilir mi “ HAYIR “  o halde niçin üzülüyorsun. Demiş. Sözüm,  dün gece fırınlara marketlere koşup akın edenlere…  Bu telaş bu çaba neden? Sayın Sağlık Bakanımız 30 gündür didinip duruyor, “EVDE KALIN” diye diye dilinde tüy bitti. Vay anasına gıdım gıdım biriktirilen emekleri on dakikada nasılda mahvettik. “Çıkın arkadaş evinizden çıkın bir daha da girmeyin.”  diyesi geliyor insanın. Yaptığınızı beğendiniz mi? Hadi bakalım ayıklayın şimdi pirincin taşını.

Yolda koma yoldaşını. Kendin pişir sen aşını. İşlerin bir karışırsa, ayıkla pirincin taşını. Vesselam…